Şimdi sosyal medya hesaplarımdan paylaşamadığım bir konu üzerine yazı azmaya karar verdim.aslında bu yazıyı yazmama sebep olan konu katıldığım bir eğitim toplantısı oldu. Dört hoca birlikte konuşuyor ve yaklaşık bin bin beş yüz kişi bu hocaları dinliyordu. Ben Doç. Dr. Nilay Kayhan hocamın bir paylaşımından duydum ve bende katıldım. Tabi bir çok şey üzerinde araştırmalar yapıyor ve elimden geldiği kadar destek olmaya çalışıyorum fakat sizde biliyorsunuz ki daha öğrenecek çok şeyim var ve ben aslında yolun daha başındayım.
Yaklaşık iki saat süren toplantıyı baştan sona kadar izledim tüm konuşulanlardan kendime göre notlar aldım bel ki ileride işime yarayacak şeyler var içlerinde kim bilebilir ki. dört konuşmacı hoca Özel eğitim öğretmeni. Aslında sizlerinde katılmanızı ve dinlemenizi isterdim. Eğer bu yazımı okuyorsanız yüzde yetmiş öğretmensiniz ve ben size öğretmenliğin zor bir meslek olduğunu kesinlikle söylemeyeceğim siz zaten biliyorsunuz. Fakat inanın öğretmenlikten daha zor bir mesleğin gene öğretmenlik olduğunu ve bir kaç gün önce öğreniyorum sonra diyorum ki demek ki ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENLERİNİN gerçekten hakkı ödenmez. Toplantıda konuşulan bir şey çok dikkatimi çekiyor ve size yazmaya karar veriyorum. Öğretmen konuşmasında şunu söylüyor evet diğer öğretmenlerle biraz farkımız var ben mesleğime yeni başlamıştım ve öğrencilerimden birisi kolumu ısırdı ve canım çok yandı ama size anlatamam bana ne kadar acı verdiğini. Sonra devam ediyor aslında bu öğrencim hiç tepki vermeyen bir öğrenciydi o güne kadar iletişim kuramamıştık ve o gün benim kolumu ısırması bana bir şey anlatmak istiyordu tabi sonra konuşmasına devam ediyor hocam. Hocam kolunu ısıran öğrenciden memnun olduğunu ve ne kadar büyük yol kat ettiğini anlatıyor ve ben dikkatlice onu dinliyorum.
Şimdi özel eğitim öğretmeninin söylediği şu cümle hiç aklımdan çıkmıyor. Evet diğer öğretmenler çocuklarının başarılarıyla övünür çok güzel şeyler yaptıklarını anlatır fakat biz özel eğitim öğretmenleri için bu biraz farklı eğer bir öğrencim kaşık tutabiliyorsa bu benim için en büyük mutluluk ve başarıdır diye devam ediyor. Şimdi anlıyorum ki bazı şeyler biraz zor aslında sevgi ve istekle alakalı şeyler bunlar eğer mesleğinizi severek yaparsanız zaten kolunuz ısırılsa da canınız yanmıyor gibi.
Bir kaç gün önce sosyal medya hesabımdan takip ettiğim bir öğretmenime bir anneye OTİZM konusun da hiç mi hiç bilgisi olmayan hatta kendisinden bile haberi olmayan birisi çok kırıcı şeyler yazmış hocamı üzmüştü fakat cevap veremedim sebebi sosyal medya hesaplarımdan bu tür paylaşımlar yapmam yasak. Burada istediğimi yazmakta serbestim. Şimdi o kendini bilmez kişi için bir iki cümle yazacağım. Başkalarının farklı özellikleri ile dalga geçmek senin ne kadar basit ve ne kadar kötü birisi olduğunu gösteriyor. Kaldı ki o dalga geçtiğin kişi senden kat ve kat üstün hatta senin yapamayacağın şeyleri yapıyor. Şimdi sana tavsiyem önce OTİZM konusunda biraz okuman. Heee sosyal medya hesaplarından boş boş yazana kadar biraz bu konuda okusaydın ne hocamın nede oğlunun kalbini kırmazdın.
Başkalarının farklılıkları ile dalga geçenlerden nefret ediyorum. Neden yaparlar bilmiyorum fakat bu zor konularda böyle şeylerin olması onların bilgisizliklerinden bizlerinde onlara bunu öğretemediğimizden kaynaklanıyor. Bence bu konuda daha fazla çalışmamız gerekiyor. Benim görüştüğüm dört beş arkadaşım ağabeyim ve ablam var hepsini çok seviyorum zaten isim vermeme gerekyok.
Şimdi size çok sevdiğim bir öğretmenimin son paylaşımını yazıyorum.
Toplumumuzda her şeyi bilen grubun üyesi çok fazla,bu nedenle uzmanlık alanı diye bir şey olmasa da oluyor!! F.Ş
İpekcim çok önemli noktalaradeğinmişsin, teşekkürler.
YanıtlaSilGerçekten öğretmen olmak çok zormuş hocam hiç tahmin etmiyordum. Ben teşekkür ederim hocam.
YanıtlaSil